Hacı Kalender Parkı önünde gerçekleştirilen Ataköy Mahalle Toplantısı mitinge dönüştü. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, Ankara Milletvekili Şenal Sarıhan , il başkanı Enver kiraz ve milletvekili adaylarının katıldığı toplantıda sık sık ‘Hak, Hukuk, Adalet’ sloganları atıldı.
Vergilerimizle Seçim Çalışması Yapıyorlar
Ağbaba yaptığı konuşmada ; “Bu seçim sadece siyasi partilerin seçimi değil, bu seçim şimdiye kadar ezilen, yok sayılan, devlet kademelerine alınmayanlarla yani ezilenlerle, mazlumlar ile zalimlerin seçimi olacak. Malatya’da görüyoruz ki bu seçimi demokrasiyi, özgürlüğü, barışı, insan haklarını savunanlar kazanacak. Bu seçimde iki kampanya yapıyoruz. İlki cumhurbaşkanlığı, ikincisi milletvekilliği. 4 Mayısta halkın adayı Muharrem İnce yola çıktı, 100 e yakın miting yaptı. Sevgili Ataköy Mahallesi sakinleri, 24 Haziran da bu seçimi kazanacağız. Yaklaşık 1 aydır yollardayız. AKP milletvekilleri sizlerin cebinden çıkan paralar ile Ramazan Ayı boyunca miting ve kampanya yaptılar. Büyükşehir belediyesi her akşam bir ilçede iftar sofrası ve sahur sofrası kurdu. Bizim vergilerimizle Ramazan ayını kullanarak bizim vergilerimizle lüks otellerde propaganda yaptı. Hepimizin adına söylüyorum, bizim cebimizden alarak yaptığınız o harcamalar kul hakkıdır. AKP genel başkanı uçaklarla Türkiye’yi geziyor. Devlet daireleri emrinde çalışıyor. Bizim vergilerimizle ayakta duran TRT günlük 8 saat AKP Genel Başkanını ve Başbakanı yayınlıyor. Karşımızda haksız ve orantısız kampanya yapan bir AKP var. Biz kendi imkânlarımızla kendi afişlerimizi yaptırıyorken onlar büyükşehir Belediyesinin imkânlarını ve bizim ödediğimiz vergileri kullanıyor.” Dedi.
Tek Başlarına Afişleri Yok
Hiçbir AKP milletvekili tek başına afiş asamadığını, bütün afişlerde Recep Tayyip Erdoğan’la birlikte afişlerin olduğunu belirten Ağbaba, “Çünkü halkın onlara tepkisi var. Gittikleri her yerde istenmiyorlar. Onlar haksızlık yapsalar da, yazın ortasında kömür dağıtsalar da yolcudur Abbas bağlasan durmaz. Birçok haksızlık var. AKP zulmünü özellikle 20 Temmuz sivil darbesinden sonra herkes hissetmeye başladı. OHAL e karşı çıkıyoruz. OHAL, yaşamları barış mücadelesiyle, eğitim ve demokrasi mücadelesiyle geçmiş EĞİTİM-SEN’li öğretmenleri ihraç etmek oldu. OHAL, Malatya’da olduğu gibi Türkiye’nin birçok yerinde AKP gibi düşünmeyen insanları ihraç ettiler. OHAL, solcuların, Ankara’da siyasal bilimler fakültesi kürsü sahibi hocaların ihracıymış. OHAL yaşamı anayasa mücadelesi ile geçmiş İbrahim Kaboğlu’nun ihracıymış. OHAL işçinin grev hakkının elinden alınmasıdır. İktidara geldiğimiz gün,25 Haziran’da, hukukun askıya alındığı yargının bağımsızlığını yitirdiği OHAL i kaldırmak bizim ilk işimiz. KHK ile ihraç edilmiş muhaliflerin haklarını geri iade edeceğiz. CHP iktidarında hiç kimse adından, doğum yerinden, mezhebinden, etnik kimliğinden dolayı devlet kademelerinde yok sayılmayacak. İktidar olduğumuz zaman mülakatı kaldıracağız. 180 Bin öğretmenin atamasını yapacağız. Bütün üniversite mezunu ziraat mühendislerinin atamasını yapacağız.” İfadelerini kullandı.
Chp İktidarında Asgari Ücret 2 Bin 200 Lira Olacak
CHP’nin muhalefette olmasına rağmen vaatlerini yerine getirdiğini belirten CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba; “7 Haziran seçimlerinden önce bir miting yaptık. O mitingde 900 TL olan asgari ücreti 1.500 yapacağız, taşerona kadro vereceğiz dedik. Ve bu vaatlerimizi gerçekleştirdik. Eğer emekliye 1.000 TL verildiyse bu Kemal Kılıçdaroğlu sayesindedir. Asgari ücret en az 2 Bin 200 TL olacak. Kayısıya alan bazlı destek getireceğiz. Mazotu 3 TL yapacağız. İlaçlardan alınan vergileri düşüreceğiz. Öğretmenlere 3600 ek gösterge vereceğiz” dedi.
O Gün de Boyun Eğmedim Yarın de Boyun Eğmeyeceğim
Ağbaba, “2014 yılında ilk kez yerel yönetimlerde cem evlerinin ibadethane yapılmasını sağladık. Türkiye’de bütün CHP belediyeleri cemevlerini yasal ibadethane olarak kabul etti. Cezaevlerinde, çocuk istismarlarında biz varız. Kayısıda, tütünde ben varım. Şeker fabrikasının direnişinde ben vardım. Ve biz diyoruz ki, şeker fabrikalarını tekrar kamulaştıracağız. Özgürlük mücadelesinde biz varız, insan haklarının savunmasında biz varız. Mecliste sesiniz olduk, mücadelede yoldaşınız olduk. Ankara siyasal bilimler fakültesinde polisin saldırılarına karşı hocalarımızın önüne set olduk. Hiçbir AKP baskısına boyun eğmedik. Tayyip Erdoğan’ın bana karşı açmış olduğu suç duyurusundan 11 ay hapis cezası aldım ama yine boyun eğmedim. O gün de boyun eğmedim yarın da boyun eğmeyeceğim. O gün AKP zulmüne karşı durdum yarın da karşısında olacağım. Bu zihniyete teslim olmayacağız. AKP karanlığını aydınlığa çevirmek boynumuzun borcudur. Bizim iktidarımızda ülkeye barış ve huzur gelecek.”şeklinde konuştu.
