Büyükşehir Belediyesi Kernek Külliyesi'nde düzenlenen Kernek Şiir Festivali'ne 29 şair ve yazar katıldı. Festival kapsamında, 'Beslendiği Kaynaklar ve Sorunları' alt başlığıyla 'Günümüz Türk Şiiri' konulu sempozyum gerçekleştirildi. 3 oturum halinde düzenlenen sempozyumun ilk oturumu, Mehmet Özger'in moderatörlüğünde ve Ali Ayçil, İdris Ekinci ile Hayriye Ünal'ın konuşmalarıyla yapıldı. Mehmet Özger, oturumun açış konuşmasında, 'Genel anlamda edebiyat ve şiir, kendi başına var olmaz. Büyük siyasi ve sosyal kırılmalardan sonra hem toplum hem de edebiyat ve şiir belli bir yörüngeye oturur. Türk Edebiyatının kırılma dönemleri vardır. Mesela İslamiyetle tanıştığımız andan itibaren başka bir rotaya oturur. İkinci büyük kırılmamız ise Tanzimattan sonra yani batıyla tanışmamızdan sonra olur' ifadelerini kullandı.
Hayriye Ünal, yaptığı konuşmada Türk Toplumu olarak duygulanmalarla yaşayan ve bu çağrışımlarıyla hareket eden, çoğu zaman kitlelerin hareketini böyle bekleyen ve akla göre hareket etmeyen bir toplum olduğunu iddia ederek, 'Dolayısıyla metne bağlı olmak, metin üzerinden hareket etmek her zaman akıl odaklı olmayı gerektiren bir şey. Burada kitlelerle olan ilişkide de böyle bir sorun doğuyor ve şiir kendi karşılığını alabilmek için çok nadir kişiler tarafından ancak karşılık alabiliyor. Ve genel olarak zamansal bir farklılık doğuyor. Yani biz yaklaşık 50 yıl sonraki bir okuyucuya aslında konuşuyoruz' şeklinde konuştu.
Ali Ayçil, 'Büyük Şair' konusuna değinerek, 'Şaire öylesine bir tarihsel büyüklük, güç atfediyoruz ki toplum modernleştikçe, kahraman küçüldükçe ve insan özneleştikçe doğal olarak büyük şair geride kalmaya başlıyor. Amerika'nın da Türkiye'nin edebiyatında tartışılıyor. Kahraman'ın Ölümü diye bir şey tartışılıyor. Bakıyorsunuz Tanzimattan itibaren Cumhuriyet'in ilk döneminde kurucu metinler inşa eden adamlar ve aynı zamanda Milli Mücadeleye katılan adamlar büyük edebiyatçılar. Yani Dergah Dergisinin 1921'deki ilk sayısına baktığımız zaman Yahya Kemal'in, manifestoyla başlar. O dönemde şairler aynı zamanda sezgiciydiler. İkinci yenide de bu devam etmiştir. Yani şiir bu kadar siyasetle, dünyayla, her şeyle iç içeyken aynı zamanda tarihin nasıl değişeceğini de sezen bir tarafı vardı' ifadelerini kullandı.
İdris Ekinci ise, 'Şiir üzerine kim ne konuşursa konuşsun herkesin kabul edeceği bir sonuca ulaşmak imkânsızdır. Dolayısıyla ben ne söylersem söyleyeyim şiir üzerine hangi yorumları yaparsak yapayım benim söylediğim de sana ait olacaktır' dedi.
Sempozyumun ikinci oturumu, Şaban Ekinci'nin moderatörlüğünde ve Hakan Arslanbenzer, ElyesaKoytak ile Hakan Şarkdemir'in konuşmalarıyla gerçekleştirildi. Moderatörlüğünü Vural Kaya'nın yaptığı üçüncü oturumda ise; Hüseyin Atlansoy, Celal Fedai ve Aykut Nasip Kelebek konuşma yaptı.
Kernek Şiir Festivali kapsamında Kernek Külliyesi'nde 2 akşam şiir dinletisi gerçekleştirildi. İlk dinletide Kahraman Tazeoğlu, şiirler seslendirdi.
Programın açış konuşmasını yapan Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Hacı Uğur Polat, katılımcılara teşekkür ederek, 'Malatya'da çok doğal haliyle bu kadar şiir dostu olmasından gurur duydum. Malatya'ya helal olsun. Demek ki bizim idealist bir neslimiz yetişiyor. Bu topluluğu görünce ben geleceğe daha emin bakıyorum. Onun için Allah hepinizden razı olsun diyor ve teşekkür ediyorum' diye konuştu.
İkinci dinletide, çok sayıda konuk şair, kendi şiirlerini seslendirdi.
Festival çerçevesinde, 30 Eylül Pazar günü de katılımcı şair ve yazarlar için Malatya'daki tarihi ve turistik yerleri kapsayan bir gezi programı düzenlendi.
Bülten:
