Gül Kaçar eski
Tarih: 19.09.2020 00:47
Ölümle Yaşamak Arasında Ki Kırmızı Çizgi
Bu güne kadar sağlıkla ilgili yazdık çizdik,
Bazen de esprilerini yaptık gülümsedik...
Bu plağın bir yüzüydü,
Birde diğer yüzü var...
Mesela; yoğun bakım ünitesinde günler nasıl geçer bilenleriniz vardır mutlaka...
Her yer bembeyaz soğuk ve penceresiz...
Hastaların bağlı oldukları monitörlerin aynı ritimde ninni gibi ötüp durduğu,
Her hasta arasında beyaz bir perde
Kimi günlerdir, kimi aylardır uyuyan ya da uyutulan,
Kimi uyanık ama yatmaktan başka bir çaresi olmadığından sonunu merak ederek bazen uykuya dalıp, bazen uyanık, içinden dualar ederken birden şarkılar söyleyen...
Ansızın bir gece vakti yahut sabahın körü bir hastanın bağlı bulunduğu makinelerden olağan dışı bir ses gelince başına doktorlar toplanan,
Bazen aksiliği yoluna sokulan,
Bazen de sessizce üzerine çarşaf çekilip aradaki perdeyi kapatıp morga indirilen...
Sonra sıra acaba bendemi düşüncesiyle aklında sorular volta atarken yine de sevdikleri için hayata tüm gücüyle asılan insanların yattığı
Morgun bir tık konforlusu diyelim...
Saat yok zaman bilinmiyor,
Hemşirelere soruyorsun:
Bu gün günlerden ne?
Şuan gündüz mü gece mi?
Diyeceğim o ki,
Sağlık öyle lafta dikkat edelim denilecek bir şey değil,
Hastanede yatmak başka, yoğun bakım ünitesinde yatmak çok başka..
Orası hayatın korkunç yüzü
Ölümle yaşamak arasında ki kırmızı çizgi..
Hele de, şöyle bir dönemde, evlerimizde her türlü konfora sahipken şikâyet etmek,
Şımarıklıktan başka bir şey değil bence...
Hayatta olduğu halde şikâyetle ağzı açılıp şikâyetle ağzı kapanan insanların
Ailesiyle evinde kapalı kalmayı mı, yoksa hayatta kalmak için verilen savaşın geçtiği hastanede mi olunsa iyidir?
Bir düşününün...
Şikâyet etmeden önce lütfen bir kez daha düşünelim...
Evde kalmak kötü değil
Ama eve hasret kalmak yaşamla ölüm arasında kumar oynamak,
İşte o çok kötü be...
Bir maske, ikide lastik eldivenden çok ötesi, içinde bulunduğumuz durum.
Astronot gibi giyinmiş, son sistem filtreli maskeler takan doktorlar bile ölüyorken
Bazı şeylerin şakası dahi olmaz,
Dünya şimdi bize bakıp diyor ki,
Ağaçları kestiniz sustum
Masum hayvanlara eziyet ettiniz
Çocuklara kadınlara kıydınız.
Hırsınız kibriniz çığırından çıktı
Nimete saygınız, yaşlıya hürmetiniz kalmadı...
Şükretmeyi unuttunuz, küfretmeyi hüner sandınız.
Azı çoğa sayıp oturmadınız, hep daha fazlasına göz diktiniz...
Tükürdüğünüz sokaklara işte şimdi böyle pencereden bakarsınız...
Her bahar siz temizlik yapıyordunuz,
Şimdi ben yaptım çünkü...
Size bir korku farzdı...
Evde Kalın, Sağlıklı Kalın!
Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —