Depremle Ağır Sınavdan Geçtik

Kahraman  Maraş Pazarcık ve Elbistan depremi 6  Şubat Pazartesi günü 10 ilimizde çok büyük hasarlara neden oldu.Yaklaşık 2 dakika süren deprem ile çevre illerde sallandı. Erzurum’a,  büyük sevinçle gitmiştim sağlık sorunlarımı halledip çevreyi gezmeyi planıyla uykuya dalmıştım. O gece 04.17 saatiyle  durmayan bir sarsıntıyla uyandım öyle korkmuştum ki hiç durmayacak gibiydi sarsıntı.İzmir ,depremini yaşayan ben hiç unutmuyorum büyük şok ve nasıl bir sarsıntı yaşadığımızı hatırlamıyorum . Komşularımın  evlerin yıkılışı, enkaz altında kalan canlarımızı  çok iyi ben yine aynı doğa olayının daha şiddetli ve büyüğü  karşısında şaşkınlıkla  üzüntüm bir kat daha arttı . Neye üzüleceğimizi, neye sevineceğimizi  bilemez duruma geldik.

Bizler biliyoruz ki memleketimiz deprem ülkesi ve milletçe yine bu felaketin acısını hep birlikte yaşadık. İki Depremin şiddeti 7.7 , 7.6  ve saniyeler sürdü.Herkesi uykuda yakaladı.Her yer yıkıldı ve ürkütücü doğal afetti. Yardım etmeye çalışmak, haber vermek çok zor ve kimseye ulaşılamıyordu.

Felaketin bu denli büyük olduğunu ancak görsel medyadan  görünce  depremin ne kadar şiddetli ve ne kadar büyük olduğunu  şaşkınlıkla ve üzüntü içersinde  izledik.Bu gördüğümüz en büyük afetti.Bu gördüklerimizi yıllar geçse hiç unutamayacağım ve unutamayacağız.Depremin  büyüklüğü karşısında donup kaldık .Hasar çok büyük ve kelimelerin tükendiği ve  kifayetsiz kaldığı yerde olduk.

Yaşanan felaketler  büyük kayıplarımıza ve çok fazla  ölümlere neden oldu.Bizler teknoloji çağında olup  ve deprem kuşağında yer alıyoruz.Deprem konusunda artık bilinçli olmak zorundayız.Teknolojinin  sunmuş olduğu kolaylıkla depremlere, sellere ve diğer afet olaylarına karşı mekanlarımızı , yaşam alanlarımızı yapmalıyız.Maddi ve manevi yaralar yaşanmaması, insanlarımızın psikolojisi zedelenmesin ve iş kayıpları yaşanmaması için.

Bizler deprem kuşağında yer aldığımız için  nasıl oluştuğunu çok iyi biliyoruz.Kırılmalar sonucu yeryüzüne vereceği zararı, şiddetli  titreşimler ve sarsıntılar sonucu  binaların çökmesi ile can ve mal kaybına ve büyük tahribatlar açacağını.Bizler mekanlarımızı sağlam yapmaya çalışalım.Binaları yapan mütahitler,inşaat  mühendislerı, mimarlar,çalışanlar  mesleğine saygı duyarak  projelerini hayata geçirmeli.Sahip olduğumuz kaynaklarımızı  ilersi ve   geleceğimiz olan çocuklarımız için kullanabilelim.

İnsanlarımızı enkaz altında kalmasın düşüncesi ile çalışmalarımıza öncelik verelim. Bizler hazır mıyız tam anlamıyla bilmiyorum ama  bilmemiz gereken tek şey kaybedecek bir dakika zamanımızın olmadığıdır.Ve yaşanan doğal afetten her birimiz kendimize ders çıkarmayı unutmayalım. Enkaz altında kalan insanlarımıza Allah’tan , rahmet , geride kalan  insanlarımıza da sağlıklı, mutlu ömürler diliyorum. Rabbim bizleri büyük afetlerden korusun.
 
Orjinal Köşe Yazısına Git